Irak Kürt Bölgesel Yönetimi tarafından düzenlenen bağımsızlık referandumunun üzerinden bir ay bile geçmeden Bağdat yönetimi ülkenin kuzeyine yönelik bir operasyon başlattı. Kısa bir süre içerisinde de Bölgesel Yönetim mevcut kazanımlarını da bırakarak 2003 yılındaki sınırlarına geri çekilmek zorunda kaldı.
Bu olayın çeşitli sonuçları oldu. En belirgin sonuç Irak merkezi hükümetinin Kerkük’ün petrol sahaları ve askeri üsleri gibi stratejik noktalarında egemenliğini sağlaması. Diğer sonuçlar ise şu şekilde sıralanabilir.
Analistlere göre ilk sonuç Mesud Barzani yönetimine verdiği desteği gizleme ihtiyacı hissetmeyen İsrail rejiminin aldığı dolaylı mağlubiyeti oldu. Kısaca İsrail rejiminin bölgedeki en büyük düşmanı olan İran’ın müttefikleri kendi müttefiklerine karşı bir zafer kazandı.
İkinci olarak Barzani’nin büyük umutlar bağladığı ABD yönetiminin kendisine beklediği desteği vermemesi dolayısıyla güvenilmez bir müttefik olduğunu bir daha göstermiş oldu. ABD yönetimi gerek referandum gerekse sonrasında Barzani liderliğindeki bağımsız bir Kürdistan fikrine açıktan destek vermedi. Kerkük’te yaşanan son gelişmeler hakkında da taraflara itidal çağrısı yapmakla yetindi. ABD’nin bu tavrının farklı sebepleri olabilir. Ancak netice itibariyle müttefikinin beklentilerini karşılamadı. Ayrıca bu tavır ABD’nin Suriye’deki ortağı SDG’yi de tedirgin etti.
Öte yandan tüm bu gelişmelerin yaşandığı sırada Irak Başbakanı Haydar İbadi’nin Riyad ziyareti ise yeni ihtimalleri akla getiriyor. ABD, İsrail ve Suudi Arabistan yönetimlerinin İran ve müttefikleri hakkındaki düşünceleri neredeyse birebir aynı. Uzmanlara göre şu anda ABD Bağdat ve Riyad yönetimlerini yakınlaştırıp İran karşıtı cepheyi güçlendirmeye çalışıyor olabilir.
KUDÜS HABER