Myanmar devlet başkan vekili Aung San Suu Kyi’nin 2 Kasım’da önceden duyurulmamış bir ziyaret çerçevesinde Arakan eyaletine gittiği açıklandı. Arakan’da devam eden insani krizin ortasında gerçekleşen bu ziyaret ilginç bulundu.
Arakan’da yaşayan Rohingya Müslümanlarının yıllardır gördüğü baskı son iki aydır dayanılmaz bir hal almış durumda. 25 Eylül’de Rohingya Müslümanlarının haklarını savunma iddiasındaki bir örgütün Myanmar güvenlik güçlerine saldırısını bahane eden Myanmar ordusu büyük bir kıyıma girişti. Yüzlerce insan hayatını kaybetti. Onlarca kadın tecavüze uğradı. 600 bin Arakanlı ise komşu Bangladeş’e kaçmak zorunda kaldı. Hayatlarını kurtarıp Bangladeş’teki mülteci kamplarına sığınanlar ise burada açlık ve hastalıkla pençeleşiyor.
Birleşmiş Milletler’e göre Rohignyalar dünyada en fazla ezilen halk. Myanmar hükümeti onları Bangladeşli gördüğü için vatandaşlık vermiyor. Myanmar’da hemen hemen hiçbir insani hakka sahip değiller. Kaçanların geri dönmemesi için köyler yakılıyor.
İşte bütün bu insani krizin sorumlusu olarak da Aung San Suu Kyi gösteriliyor. Bir dönem adeta demokrasi kahramanı olarak yıldızı parlatılan, hapisten çıkması ve partisinin askeri cuntaya rağmen seçimi kazanması olay olan Suu Kyi şu anda özellikle uluslararası alanda büyük itibar kaybetti. Yine de Nobel ödüllü Suu Kyi’yi savunanlar onun tüm bu katliam ve tecavüzleri gerçekleştiren orduya söz geçiremediği, yönetimde halen askeriyenin etkili olduğu iddialarını dile getiriyor. Diğer yandan Aung San Suu Kyi de iddiaları reddediyor, kendisinin ve hükümetin yaşananlardan haberi olmadığını savunuyor.
KUDÜS HABER