El-Halic El-Cedid'de yayınlanan ve Osmanlı'nın reform sürecine de değinilen 'Suudi Arabistan Ortadoğu'nun hasta adamı olur mu?' başlıklı makalede önemli tespitlere yer verildi.
El-Halil, makalesinde Muhammed Bin Selman'ın hayata geçirmeye çalıştığı reform sürecini duygusal ve kötü tazarlanmış bir plan olarak değerlendiriyor.
Suudi toplumunun baskılardan dolayı kendini ifade edemediğini ve nefes alamadığını hatırlatan Dr. El-Anani, Bin Selman'ın reformlarla tahtın varisi gözükmeyi meşrulaştırmak için çabaladığını ifade ediyor.
Dr. El-Anani'ye göre Muhammed Bin Selman, 18. yüzyılın ortalarında Diriyah Emirliğinin kurulmasından bugüne Suudi devletinin ayrılmaz bir parçası ve meşruiyet kaynağı olan dini otoriteyle tarihi bağlarını koparmaya çalışıyor.
Dr. El-Anani, Suud devleti ile dini otoritenin arasındaki bağın komarılmasına reform çerçevesinde son dönem hayata geçirilen icraatları delil gösteriyor.
Dr. El-Anani, Dini otorite tarafından haram kabul edilen kadınların araba sürme konusunda getirilen serbestliğin ve Emr-i Bi'l Maaruf Ve'n Neha Ani'l Münker teşkilatının zayıflatılması devletle dini otoritenin birbirinden ayrılacağına işaret ettiğinin altını çiziyor.
El-Anani, devletle- dini otorite arasında var olan tüm tarihsel bağlarının koparılacağına delil olarak; kadınlara araba kullanma izni verilmesi, yasak olan sinema salonlarının açılması ve alkol tüketilebilecek tatil beldelerinin kurulması gibi reformları gösteriyor.
Osmanlı'da yapılmaya çalışılan referom sürecinde İkinci Mahmud ve Birinci Abdulmecid'in Batı'yla ilişkisinin ekonomik ve askeri olduğunun altını çizen El-Anani, Muhammed Bin Selman'ın reform paketinin ekonomi ve askeri boyutlarının yanısıra kültürel batılılaşmayı da kapsadığını ifade etti.
El- Anani, Muhammed Bin Selman'ın gerçekleştirdiği tüm hukuki reformların arkasında Amerikalı ve İngiliz danışmanlarının bulunduğunu da aktarıyor.
Osmanlı'ya zorla dayatılan reformların Osmanlının parçalanmasına ve ülkenin Mısır, Güney AVrupa ve Balkanlar gibi birçok bölgesinde ayaklanmalara neden olduğunu hatırlattı.
Makalesinde Osmanlı için kullanılan Hasta Adam ifadesinin ortaya çıkış sürecine de yer veran El- Anani, sürecin Osmanlıyı zayıflattığını, Rusya ve Batılıların Osmanlı topraklarına saldırması sonucunda imparatorluğun yıkıldığını vurguladı.
El- Anani, Muhammed Bin Selman'ın da benzer bir süreçten geçtiğini, sürecin Suud'a vereceği zararların hesaplanmadığının altını çiziyor.
Yazar, Suud'da yapılan reformların halk tarafından kabul edilmesinin uzun bir zaman alacağı ve Suud'un Ortadoğu'nun hasta adamı olabileceği tespitini yapıyor.
Suud'da Yapılan ekonomik ve sosyal reformların beraberinde siyasi talepleri getirecek.
Bu talepler süreci Muhammed Bin Selman'ı ve ailesinin iktidarının devrileceği bir süreci başlatabilir.
KUDÜS HABER