Hamas ve Hizbullah…
İsrail işgaline direnen iki grup...
İki grubun da ortak hedefleri olsa da özellikle Suriye savaşına yaklaşım farkı taraflar arasında soğuk rüzgarlar esmesine sebep olmuştu. Suriye’de savaşın başlamasından sonra Hamas, Hizbullah’ın müttefik olduğu Suriye’nin başkenti Şam’daki ofisini Katar’ın başkenti Doha’ya taşımıştı. Örgüt zaman zaman Suriye yönetimi aleyhine açıklamalar yapmıştı.
Tüm bu gelişmelere rağmen Hizbullah ile Hamas’ın askeri kanadı arasındaki ilişkiler hiç kesintiye uğramadı. Kısa bir süre önce Hamas’ın Gazze sorumlusu olarak askeri kanat kökenli Yahya Sinvar’ın seçilmesi, Hamas ile Hizbullah arasındaki ilişkilerin tekrar iyileşmesini hızlandıran bir gelişme oldu. Diğer yandan ise Hizbullah’ın kalesi Lübnan’ın Dahiye şehrine taşınan Salih el Aruri’nin Hizbullah lideri Hasan Nasrallah ile görüşmeler ve İran’a yaptığı ziyaretler, ilişkilerin eskisinden bile daha iyi seyrettiğinin göstergesi olarak yorumlanıyor.
Salih el Aruri, Hamas’ın siyasi büro başkan yardımcısı.
Bu arada Hamas’ın Gazze’deki komandolarının askeri eğitim amaçlı İran’a gittiği iddiaları da var. Yine Gazze’de Hamas, yönetimi Fetih’e devretti. Böylece askeri yapılanmaya daha fazla kaynak ayırması mümkün hale geldi. İsrailli yetkililer Hamas’ın Gazze’de Hizbullah benzeri bir yapıya dönüşmesinden endişe ediyor.
Öte yandan Hamas son zamanlarda Suriye yönetimine de sıcak mesajlar vermeye başladı.
Bütün bunlar bir arada düşünüldüğünde İsrail açısından kabus gibi bir durum ortaya çıkıyor. O da şu. Hizbullah, Suriye Yönetimi, Suriye Savaşı aracılığıyla işgal altındaki Filistin’e komşu olan İran ve İran ve müttefikleriyle tam işbirliği içindeki Hamas. Bu dört güç de İsrail rejiminin işgal ettiği topraklara sınır komşusu. Ayrıca Hamas’ın Filistin Yönetimi ile bir çeşit yönetim ortaklığına gitme ihtimali onun Batı Şeria’da da güçleneceği yorumlarına yol açıyor.
İşte bütün bu gelişmeler, İsrail’in bundan sonra gireceği bir savaşın varlık-yokluk savaşı olacağı yorumlarına yol açıyor.
KUDÜS HABER