Siyonist rejim medyasındaki Türkiye karşıtı yayınlarında artış, Türkiye’ye yönelik yeni bir haçlı-siyonist ittifakın doğduğunun işaretlerini veriyor.
Siyonist rejimin önde gelen medya organlarından Jerusalem Post, aynı gün iki ayrı analiz yayınlayarak doğrudan Türkiye’yi “soykırımcı” ilan etti.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyib Erdoğan’ı hedef ayan analizinde, Türkiye’nin Kuzey Suriye’deki askeri operasyonlarının bir “kürt soykırımı” anlamına geldiğini ileri sürerek “Saddam Irak’ta Kürtlere karşı ne yaptıysa, Türkiye de Kuzey Suriye’de Kürtlere karşı aynısını yaptı” ifadelerine yer verdi.
Bütün tarihi tehcir, katliam ve soykırım olan siyonist İsrail rejiminin Türkiye’ye yönelik “soykırım” suçlaması, "Kuzey Suriye koridoru kumpası"nın başarısızlığa uğratılmasından doğan öfkeye dayanıyor.
Amerika ile İsrail’in Kürtler üzerinden sürdürmeye çalıştığı güvenlik politikaları başarısızlığa uğratılınca bu kez siyonist medya üzerinden Türkiye’ye yönelik karalama kampanyalarında da artış oldu.
Siyonist rejim medyasının sözde Suriye Kürtleri üzerinden Türkiye’ye yönelik karalama kampanyasına, Türkiye’de hristiyanların da katliama uığradığı yönündeki suçlamaları da manşetlerine taşımaya başladı.
Jerusalem Post’un internet sitesinde yer alan bir haberde, Yunanistan Başbakanı Kyriakos Mitsotakis’in Türkiye’yi “hristiyan soykırımı yapan ülke” şeklinde tanımlaması manşete taşındı.
Osmanlılar döneminde bir hristiyan soykırımı olduğu yönünde uluslarasası bir tanımanın olması gerektiğini söyleyen Yunanistan başbakanı Kyriakos Mitsotakis, Türkiye’de yaşayan Rumların katliama uğratıldığını ileri sürdü.
“Soykırım Suçu” konulu uluslararası bir konferansta konuşan Kyriakos Mitsotakis, “Osmanlı imparatorluğu Anadolu’da bir Pontus Rum hristiyan katliamı gerçekleştirdi” diyerek ilgisiz ve mesnetsiz bir suçlamayı gündeme taşıdı.
Yunanistan başbakanı Kyriakos Mitsotakis’in Türkiye’ye yönelik ‘hristiyan soykırımı’ iddiasını gündeme taşımasının ardındaki asıl sebep de, Jerusalem Post’un haberinin devamında kendini gösteriyor.
Jerusalem Post’un haberine göre, Yunanistan başbakanı Türkiye’yi “açık sularda uluslararası yasaları tanamamak”la suçlayarak Türkiye’nin bir saldırganlık içine girerek, Yunanistan’a ait adaları yok sayan bir harita ortaya çıkardığını ileri sürdü.
Haberde Türkiye’nin Libya ile vardığı anlaşma ile Amerika, Rusya, Avrupa, Mısır ve İsrail’in tepkisini aldığını, Türkiye’nin Akdeniz’deki deniz sınırlarını değiştirmeye kalktığını ileri süren Yunanistan başbakanı sözü tekrar Pontus Rum Devleti’ne getirerek Osmanlılar zamanında ve Cumhuriyet döneminde rumların saldırı ve katliama uğradığını, ırkçı ve hristiyan düşmanı bir ideoılojinin hristiyan rumlara yönelik bir soykırıma yol açtığını ileri sürdü.
Bu konferansın önemli bir yanı da Israel Charny gibi siyonist İsrail rejiminin önde gelen isimlerinin bu konferansa katılarak “soykırım” konulu açıklamalarla Türkiye’yi suçlamaları. Konuşmacıların bazıları da “Ermeni katliamı”nı gündeme taşıyarak, Türkiye’ye yönelik yeni bir haçlı-siyonist kampanyanın devreye sokulduğu görülmüş oldu.
Türkiye’ye yönelik “dünüyle bugünüyle soykıkırımcı ülke” resmi çizmeye çalışan iradenin bir siyonist irade olduğuna ve siyonist İsrail rejiminin Türkiye’ye yönelik saldırılarının bir parçasını oluşturduğuna hiç bir kuşku yok. Bu da Türkiye'ye yönelik yeni bir Haçlı-siyonist kumpasını gözler önüne seriyor.