30 Kasım 2020
Tahran'da öldürülen İranlı nükleer fizikçi Muhsin Fahrizade, Batılı istihbarat örgütleri tarafından 'İran'ın nükleer programının babası olarak' görülüyordu. İran Savunma Bakanlığı da Fahrizade'yi bakanlığın Araştırma ve İnovasyon Organizasyonu'nun başındaki isim olarak tanımlanmıştı.
1958 yılında Kum şehrinde doğan Fahrizade, 1979'da İran Şahının devrilmesinin ardından Devrim Muhafızları saflarına katılmış ve burada bir bilim adamı olarak tuğgeneralliğe kadar yükselmişti.
Fahrizade ayrıca, fizik dersi verdiği Tahran Üniversitesinde de öğrencilerin tanıdığı bir simaydı.
Birleşmiş Milletler nükleer faaliyet gözlem ajansının 2011 yılında hazırladığı bir raporda Fahrizade'nin ismi, İran'ın atom bombası geliştirmek için ihtiyaç duyduğu teknoloji ve becerileri geliştirme çalışmalarının merkezindeki isim olduğundan şüphelenilen kişi olarak geçiyordu. Ayrıca onun halen bu faaliyetler içinde olabileceği ifade edilmişti.
Uluslararası Atom Ajansı'nın belgelerinde ismi geçen bilim adamları arasında olan Fahrizade, ajans tarafından bu rolü hakkında görüşmek üzere sık sık davet ediliyordu.
2014 yılında Reuters'a konuşan Batılı bir diplomat, 'Eğer İran zenginleştirilmiş uranyumdan silah üretmek isteseydi Fahrizade bunun babası olarak bilinecekti' ifadelerini kullanmıştı.
Siyonist İsrail başbakanı Binyamin Netanyahu'nun 2018 yılında İran'ın nükleer programı ile ilgili bir sunumda Fahrizade'den bahsetmiş, onu, sivil nükleer program adı altında yürütülen gizli nükleer silah çalışmasına öncülük eden isim olarak tanımlamıştı. Netanyahu, 'bu ismi unutmayın' şeklinde konuşmuştu.
İsrail eski başbakanı Ehud Olmert de İsrail basınına, Fahrizade'nin hedef alınacağını, onu sokakta görse tanıyacak kadar iyi bildiğini ve onun dokunulmaz olmadığını söylemişti.
İranlı nükleer fizikçi Muhsin Fahrizade, geçtiğimiz Cuma günü Tahran'da uğradığı bir suikast sonucu hayatını kaybetmişti.