Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah, İran Devrim Muhafızları Ordusu’na bağlı Kudüs Gücü Komutanı General Kasım Süleymani ve Haşdi Şabi Heyeti Başkan Yardımcısı Ebu Mehdi el-Mühendis'in, ABD saldırısında şehit edilmelerinin birinci yılı münasebetiyle canlı yayınlanan bir konuşma yaptı.

Ayetullah Taki Misbah Yezdi’nin vefatından dolayı başsağlığı dileğinde bulunan Nasrallah, İslam Dünyasının büyük bir düşünürü kaybettiğini söyledi.

Şehitlere karşı vefalı olunması gerektiğini vurgulayan Nasrallah, “Direniş şehitlerine sadık olmalıyız, onlar hakkında sessiz kalmamalıyız, onları tanımalı, tanıtmalı, onların fedakarlıklarını kabul etmeli, onları takdir etmeli, onlara teşekkür etmeli ve saygı duymalıyız” dedi

Süleymani ve Mühendis'in şehadetinin büyük bir tarihi olay olduğunu kaydeden Nasrallah, söz konusu isimlerin büyüklüğünün kalıcı olacağını ifade etti.

İran İslam Cumhuriyeti’nin Siyonist rejimin Lübnan'ı işgali sırasında Saddam'ın kendilerine karşı başlattığı savaşa rağmen direnişi ve Lübnan'ı unutmadığını kaydeden Nasrallah, İran’ın 1982'den beri direnişin ana destekçisi olduğunu ve İmam Humeyni’nin İsrail'in ilerlemesini engellemek için İran ordusu ve Devrim muhafızlarından üst düzey bir heyeti o dönem  Lübnan'a gönderdiğini dile getirdi.

İran Hava Kuvvetleri Komutanı Hacızade'nin geçtiğimiz gün sarf ettiği "Lübnan ve Gazze'deki tüm füzeler İran'ın destekleriyle sağlanmış ve bunlar İsrail'e karşı ön cephede duruyor" sözlerine değinen Nasrallah, Lübnan’daki bazı basın organlarını, İranlı yetkililerin açıklamaları üzerinden gündemi değiştirmekle suçladı.

Nasrallah, Hacızade'nin sözlerinin yanlış tercüme edildiğini söyleyerek, "Kendisi 'Lübnan ve Gazze, İsrail işgaline karşı ön cephede yer alıyor' dedi. 'Gazze ve Lübnan, İran'ı savunma hattındaki ön cephede yer alıyorlar' diye bir şey söylemedi" dedi.

Lübnan'ın bugünkü mevcut gücü ve haritadaki varlığıyla "direniş ve füzelerine" borçlu olduğunu kaydeden Nasrallah, "Aynı şekilde Lübnan petrol ve doğalgaza kavuşacaksa, direnişin sayesinde olacaktır" diye konuştu.

Nasrallah, Lübnan'daki bazı caddelere Şehit Süleymani'nin adını vermesine ilişkin ise "Bunu bizi destekleyenlere vefa borcu olarak görüyoruz" ifadelerini kullandı.

Süleymani suikastından sonra "ABD güçleri bölgeden çıksın" seslerinin yükseldiğine işaret eden Nasrallah, ABD'lilere hitaben şunları söyledi:

"Bizi öldürün, halkımız da daha çok bilinçlenir. Bizi öldürmenizle halkımızın bilinci artar. Öldürme, suikast, savaşlar, abluka ve yaptırımlarla bizi zayıflatacağını düşünenler aldanıyordur."

Hizbullah’ın insanlık tarihindeki en bağımsız direniş hareketlerinden biri olduğunu kaydeden Nasrallah, “Biz Lübnan'da, bizi para ve silahla destekleyen, bizimle şehit olan kimselerle, Lübnan'a karşı komplo kuran ve yıllardır İsrail düşmanını destekleyenleri bir tutmuyoruz” ifadelerini kullandı.

Filistinli direniş gruplarının liderlerinin Süleymani ile ilgili övgü dolu sözlerinin vefanın bir gereği olduğunu hatırlatan Seyyid Nasrallah sözlerine şöyle devam etti: “Iraklılar ve Suriyeliler, ülkelerine intihar bombacıları gönderen ve onlara komplo kuranlar ile işgal edilen bölgeleri teröristlerden kurtaranlar arasında ayrım yapamıyor olamazlar.

Direniş komutanlarının şehadet yıldönümü nedeniyle bölgede, Körfez'de ve İsrail'de büyük endişe var ve bölge yoğun bir alarma tanık oluyoruz.”

İran’ın Süleymani ve Fahrizade suikastlerinin intikamını almak için desteklediği güçlere ihtiyaç duymadığını kaydeden Nasrallah, İran’ın kendi intikamını uygun vakitte alacağını söyledi.

Nasrallah, ABD’nin Irak’tan ve tüm bölgeden çıkartılmasının hedefleri olduğunu belirtti.