80 farklı ülkeden siyasetçi, akademisyen, gazeteci ve aktivistin katıldığı Altıncı Uluslar arası Filistin İntifadası’na Destek Konferansı, dün akşam saatlerinde okunan sonuç bildirgesiyle sona erdi.
Sonuç bildirgesinde Filistin davasını kuşatan bölgesel ve uluslar arası meydan okumalara karşı mücadele, vahdet ilkesini güçlendirme ve İslam ümmetindeki birliğin sonlandırılması ve Filistin halkına destek için güçlerin birleştirilmesi çağrısında bulunuldu.
Bölgede yaşanan çatışmaların arkasında Müslüman halkları Filistin davasından uzaklaştırmayı amaçlayan komploların olduğunun hatırlatıldığı bildirgede, İslam ülkelerinde yaşanan krizlere siyasi yolla çözüm bulunulması istendi.
Filistin davasının ümmetin merkezi davası olduğu vurgulanan bildirgede, “Filistin davası, Filistin halkı meşru haklarını elde edinceye kadar İslam aleminin birincil davası olarak kalacaktır” ifadelerine yer verildi.
Filistin direnişine yeterli düzeyde destek olunabilmesi için İslam aleminde birliğin sağlanmasının altının çizildiği bildirgede, direnişin gücünü etkin bir şekilde kullanabilmesi için de Filistin’deki örgütlerin bölünmüşlüğe son vermeleri gerektiği kaydedildi.
İsrail işgalinin sona erdirilmesinin tek yolunun direnişten geçtiğini vurgulayan bildirgede “Direniş, İsrail işgaline karşı mücadelenin tek yoludur. Filistinli mücahitlere ve direniş örgütlerine, kapsamlı destek verilmelidir” denildi.
Bildirgede, Amerika’nın İsrail’e her zaman tam destek olacağı yönündeki açıklamalar ve Amerika Başkanı Donald Trump’ın Amerika büyükelçiliğini Tel Aviv’den Kudüs’e taşıma kararına tepki gösterildi.
Bildirgede ayrıca İsrail’in Filistinlileri hedef alan saldırıları, Mescid-i Aksa ve Kudüs’ü Yahudileştirme girişimleri, Müslümanların Mescid-i Aksa’da ibadet yapmalarının engellenmesi ve savaş suçu seviyesindeki suikast ve katliamlar kınandı.
Bildirgenin sonunda İsrail’in elindeki nükleer silah tehdidine dikkat çekilerek uluslararası kuruluşlardan bu silahın ortadan kaldırılması için harekete geçmesi istendi.
KUDÜS HABER