İslam dünyasından gelen yoğun tepkiler üzerine işgalci İsrail geri adım attı ve dedektörleri kaldırdığını açıkladı. Bu sabah Mescidi Aksa'nın kapılarına kamyonlarla gelen belediye çalışanları söktükleri dedektörleri götürdü. Görünürde bu dedektörlerin kaldırıldığını görgü tanıkları aktarıyor. Ancak sorulması gereken soru şu? İsrail, gerçekten Mescidi Aksa üzerindeki hakimiyet iddiasından ve bu iddiasını destekleyecek bir takım ihlal ve uygulamalardan bütünüyle vaz mı geçti?

El Arabi el Cedid gazetesi, İsrail’in dedektörleri kaldırdığını ancak aslında bunun yerine akıllı kameralar yerleştirdiğini duyurdu. Gazetenin haberine göre İsrail, Mescidi Aksa’nın avlusuna sadece metal ve benzeri maddeleri tanıyan değil aynı zamanda şahısların eşkalini tanımlayıp bunu hafızasına kaydeden ileri teknoloji akıllı kameralar yerleştiriyor.

Nitekim Mescid-i Aksa Vakfı'nın eski  müdürü Şeyh Naci Bekirat, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İsrail polisinin arama dedektörlerini kaldırmaya başladığını ancak dedektörlerle birlikte kurulan kamera tesisatının kaldığını belirtti. Bekirat, kameraların bırakılmasının taleplerini karşılamadığını ve bunu asla kabul etmeyeceklerini kaydetti.

Bu arada Filistinli kaynaklar, dedektörlerin kaldırılmasının Ürdün Kralı Abdullah’la Siyonist başbakan Netanyahu arasında gerçekleşen bir anlaşma gereğince kaldırıldığını açıkladı. Buna göre İsrail’in Amman büyükelçiliğinde elçiliğinde biri Filistinli diğeri Ürdünli iki ikişnin şehit edilmesine sebep olan Siyonist elçiliğe ait koruma görevlisinin Ürdün güvenlik güçlerine ifade vermeden Telaviv’e dönmesi karşılığında Mescidi Aksa’nın girişinden dedektörlerin kaldırılması anlaşması yapılmış.

İsrail Güvenlik Kabinesi'nin gece geç saatlere kadar süren toplantısının ardından yapılan yazılı açıklamada, "Güvenlik Kabinesi tüm güvenlik birimlerinin tavsiye ettiği üzere metal arama dedektörlerini kaldırarak, bunun yerine ileri teknolojiyi kullanarak başka önlemler almaya karar verdi. Bu şekilde Eski Şehir bölgesi ve Mescid-i Aksa'da ibadet edenlerin güvenliği sağlanacak." ifadelerine yer verildi.

Öte yandan İsrail'in Haaretz gazetesine konuşan güvenlik kabinesi üyelerinden ismini açıklamayan bir yetkili, "İsrail'in Mescid-i Aksa'daki statükoyu korumaya niyetli olduğunu" vurguladı.

Bu arada İsrail Kültür ve Spor Bakanı Miri Regev, Mescid-i Aksa'nın kapılarına kurulan metal arama dedektörleri ve kameraların kaldırılması kararını eleştirdi.

Dedektörlerin kaldırılmasının ardından Müslümanlar içeriye girip girememe kararını ise bugün verecek. Dedektörlerin kaldırıldığı gece saatlerinde Harem-i Şerif'in Aslanlı (Esbat) kapısında gazetecilere açıklama yapan Aksa imamlarından Şeyh Raid Dâna, sahadaki durumun henüz netlik kazanmadığını söyledi. Dâna, "Metal arama dedektörleri kaldırıldı ancak sunulan alternatifin ne olduğunu bilmiyoruz." diye konuştu.

Mescid-i Aksa Vakfı yetkililerinin siyasi liderlerle birlikte sabah saatlerinde bir değerlendirme toplantısı yapacağını belirten Dâna, nasıl bir adım atılacağına bu toplantıda karar verileceğini kaydetti. Öte yandan cemaat, yine içeri girmeyerek dünkü sabah namazını Mescid-i Aksa'nın kapısında kıldı.

Öte yandan, İsrail polisi, dedektörlerin söküldüğü saatlerde Kudüs'ün Aslanlı kapısında toplanan Filistinli gençlere göz yaşartıcı gaz ve ses bombalarıyla müdahale etti. Filistinli gençlerle işgal güçleri arasında yaşanan çatışmalar gecenin ilerleyen saatlerine kadar sürdü.

Başka bir gelişmede İslam İşbirliği Teşkilatı Daimi Temsilciler Komitesinin Suudi Arabistan'ın Cidde kentindeki olağanüstü toplantısında, İsrail'in Mescid-i Aksa'ya yönelik ihlalleri ve hukuksuzlukları ele alındı.

Cidde kentindeki genel merkezde yapılan olağanüstü toplantıda, İsrail'in gerekleştirdiği hukuksuz uygulamalar kınandı. İsrail'in bir işgal rejimi olduğu, Kudüs ve Mescid-i Aksa üzerinde herhangi bir yetkiye sahip olmadığı ve bu durumun UNESCO tarafından da ortaya konulduğu belirtildi.

Bildiride ayrıca, İsrail'in gerçekleştirdiği hukuksuz uygulamalar karşısında BM, BMGK, UNESCO ve diğer uluslararası kuruluşlar ile Uluslararası topluma Filistinlilerin haklarının korunması ve İsrail'e baskı yapılması çağrısında bulunuldu.

KUDÜS HABER