Hizbullah Genel Sekreter Seyyid Hasan Nasrallah, Hizbullah Şehitleri Günü münasebetiyle yaptığı konuşmada, önemli açıklamalarda bulundu.
Hizbullah Şehitleri Günü dolayısıyla konuşan Seyyid Hasan Nasrallah, Şehit Ahmed Kasir’in istişhad eyleminin Arap-İsrail çatışmaları tarihi boyunca gerçekleşen en büyük operasyon olma özelliğini sürdürdüğünü söyledi.
Nasrallah, 1982 yılında Lübnan’ın Sur kentinde bulunan İsrail’in askeri valisinin karargahına saldırı düzenleyen Kasir’in 100’ü aşkın siyonist general, subay ve askeri öldürdüğünü hatırlattı.
Lübnan ile İsrail arasındaki dolaylı yollarla gerçekleşen müzakerelere değinen Nasrallah, “Lübnan Devleti, Lübnan’ın deniz ve kara sınırlarını belirler, direniş de buna bağlı kalır” dedi.
Körfez medyası ve bazı çevrelerin, sınır belirleme müzakerelerini, İsrail’le normalleşmenin başlangıcı olarak sunmaya çalıştığına işaret eden Nasrallah, bunun yalan olduğunu ve cevap verilmeyi de hakketmediğini kaydederek, “İsrail’e karşı duruşumuz akidevidir. Biz İsrail’i tanımıyoruz. Filistin topraklarını işgal eden çetelerle normalleşme ve barış asla olmayacaktır” dedi.
Nasrallah, Lübnan ile İsrail arasındaki müzakerelerin yalnızca sınırların çizimine ilişkin olduğunu ve başka bir şeyin başlangıcı olmadığını dile getirdi.
Nasrallah, "Cumhurbaşkanı Mişel Avn müzakere dosyasını yönetiyor ve bizler sayın Cumhurbaşkanı'na güveniyoruz ve onun Lübnan'ın haklarını elde etme konusundaki hırsını ve sertliğini biliyoruz" diye konuştu.
Müzakereleri yürüten Lübnan heyetinin güçlü konumunda olduğunu vurgulayan Hizbullah Genel Sekreteri, “Bizim için önemli olan Lübnan’ın tüm haklarına ulaşmasıdır” ifadelerini kullandı.
İsrail’in gerçekleştirdiği büyük askeri tatbikat sırasında tayakkuz halinde olduklarını bildiren Nasrallah, “Direniş, ilk kez İsrail'i saldırı konumundan savunma konumuna taşıdı” dedi.
ABD’deki seçim kampanyası sırasında sunulan rakamlar ve veriler üzerinde düşünme çağrısında bulunan Nasrallah, "ABD yönetimi yani görev süresi sona ermiş Trump’ın Cumhuriyetçi Partisi, seçim sonuçlarını resmi olarak kabul etmezse, o zaman demokrasi nerede?
Trump, zaferini ilan etmek için on milyonlarca Amerikalının oylarına el koymak istiyor ve Amerika'yı nereye götürmek istediğini bilmiyoruz. Bu nedenle, gördüklerimizden sonra kimse bize Batı ve Amerikan demokrasisine baktıramaz.
NASRALLAH: ABD’NİN BÖLGEMİZDEKİ SİYASETİNDE ESAS ALDIĞI İSRAİL’İN GÜVENLİĞİDİR
ABD’de iş başına gelecek yeni yönetimle işler değişmeyecek. Çünkü ABD’nin bölgemizdeki siyasetinde asıl mesele İsrail’in güvenliği, güçlenmesi ve korunmasıdır. İsrail’e daha çok destek verebilmek için ABD başkanları yarışmaktadır. ABD’nin bölgemizdeki İsrail’i esas alan siyaseti devam edecektir” dedi.
KJ- HİZBULLAH GENEL SEKRETERİ’NDEN AÇIKLAMALAR
NASRALLAH: TRUMP’IN AŞAĞILAYICI DÜŞÜŞÜNE SEVİNDİM, O ASRIN SUÇUNU İŞLEDİ
Trump yönetiminin başarısız olduğunu ve şimdiye kadar Washington’daki en kötü hükümet olduğunu söyleyen Nasrallah, “Ben Trump’ın aşağılayıcı düşüşüne sevindim. Çünkü o, Şehit Kasım Süleymani ve Şehit Ebu Mehdi Mühendis cinayetiyle, yüzyılın suçunu işledi. Bununla da övünüyordu” dedi.
Nasrallah, Trump’ın görevini teslim etmesine kalan 2 aylık süre içerisinde bölgede bir saldırıya girişebilmesinin mümkün olduğunu vurgulayarak, direniş cephesinin yüksek teyakkuz halinde olması gerektiğini ifade etti.
Nasrallah, Trump'ın gidişiyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın yanında Yüzyılın Anlaşması'nı temsil eden üç ayaktan birinin yıkıldığını ifade etti.
NASRALLAH: TÜM KOMPLOLARI BOŞA ÇIKAN ABD’NİN YAPTIRIM DIŞINDA SEÇENEĞİ KALMADI
2005 yılından bugüne Hizbullah’ı ve direnişin silahını hedef alan tüm komploların çöktüğünü dile getiren Nasrallah, ülkedeki her başarısızlığın faturasını Hizbullah’a ve direnişe çıkarmanın yalan ve iftira olduğunu söyledi.
Hizbullah’a yönelik ABD yaptırımlarının hedefinin, direniş ortamını kışkırtmak, bilgi toplamak ve ajanları görevlendirmek olduğunu kaydeden Nasrallah, “Tüm plan ve komplolarında başarısız olan ABD’lilerin önünde Hizbullah ve müttefiklerine yaptırım uygulamaktan başka seçenek kalmadı” dedi.
Lübnan eski Dışişleri Bakanı Cibran Basil’in ABD tarafından yaptırım listesine alınmasının, Hizbullah müttefiklerini hedef alma çerçevesinde gerçekleştiğini kaydeden Nasrallah, yaptırım kararından önce Basil’in kendisiyle görüştüğünü bildirdi. Nasrallah, Basil’in ABD yaptırımlarına karşı tutumunun takdire şayan olduğunu ve örneklik teşkil ettiğini söyledi.
ABD’nin yolsuzluk ve terörün başı olduğunu dile getiren Nasrallah, “ABD yönetiminin hiç kimseye yaptırım uygulamaya hakkı yoktur. Düşmanlarımıza yönelik yaptırımları da kabul etmiyoruz” dedi.
Nasrallah, Özgür Yurtsever Hareketi ile ilişkilerini daha da geliştireceklerini kaydederek, Lübnan’da yeni hükümetin bir an önce kurulması gerektiğini yineledi. Nasrallah, Covid-19’la mücadele çerçevesinde alınan tedbirlere de uyulması çağrısında bulundu.