Muhammed el-Hindi'den Trump ve Direniş Açıklaması

Anma töreninde direniş ve cihadın devam edeceği, Filistin’in tamamının özgürleştirileceği, işgalin bozguna uğratılması ve Filistin halkının evlatları arasında birlik ve beraberlik gibi konular üzerinde duruldu.

Anma töreninde bir konuşma yapan İslami Cihad hareketinin siyasi büro üyesi Dr. Muhammed El Hindi, bir kez daha şehidin ortaya koymuş olduğu fedakarlıkları övdü ve onun şehitlerin vasiyetini koruyacağı ve onların yolunu sürdüreceği yönündeki tavrının takdire şayan olduğunu ifade etti. Muhammed Hindi, İslami Cihad Hareketi’nin son günlerde gündeme gelen hareketlilikle ilgili hareketin ilkelerinde ısrarlı bir tutum ortaya koyduğuna dikkat çekerek şunları söyledi: “Filistin, denizden nehre kadar Filistin halkının mülküdür. Tehlikeler hangi boyuta ulaşırsa ulaşsın koşullar ne olursa olsun herhangi bir bölünme, parçalanma kabul edilemez.”

Hindi konuşmasında bölgeyi sarsan depremler ve artçı sarsıntılarla ilgili olarak iki tutum bulunduğunu, bunlardan bir tanesinin onlarca senedir Filistin halkına vehimler yayan Filistin müzakere tarafı olduğunu ve hala da bu kimselerin yeni vehimler yaymak ve bunları pazarlamak istediklerini ifade etti. Filistin Özerk Yönetimi’nin bunları pazarlamaya çalıştığını, müzakerelerin ve Oslo sürecinin Batı Şeria'da ve Gazze'de bir devlet meydana gelmesini sağlama yerine Yahudi Yerleşimci Devleti'ni güçlendirdiğini kaydetti.

Filistinli görüşmecilerin Trump'ın terörle mücadele altında adı altında yürüttüğü operasyonlara katılmak için can attığını belirten Hindi, Trump'ın direnişi, tutsakları, şehitleri terörle nitelendirdiğine dikkat çekerek onun Filistin halkına yeni tuzaklar hazırlandığına işaret etti. Şu anda olup bitenin Filistin halkının haklarının yok sayılması olduğunu ve Filistinli müzakerecilerinin teröre karşı mücadele faturasını peşin olarak ödediğini belirten Hindi, Trump’ın hiçbir şekilde Filistin halkının beklentileri ve fedakârlığının boyutlarını kavrayamadığını ifade etti.

“Karşımızda başka bir örnek var” diyen Hindi, bu modelin Kamil Kurayka’da, ve onun bıkmak usanmak korku nedir bilmeden mücadele eden, fedakarlıklarda bulunan, sessizce çalışan , Allah'tan başka kimsenin rızasını talep etmeyen, vatanına duyduğu sevgiyi kanıyla ödeyen ve bunun için nefislerini Allah'a satan Filistinli genç kardeşlerinde temsil edildiğini dile getirdi.

İslami Cihad hareketinin siyasi büro üyesi Hindi, Barış Konferansları karşısında Filistin halkını destekleme çağrısında bulunarak özellikle bunun Filistin halkının beklentileri, arzu ve ümitlerinden geriye kalanları alıp götüren fırtınaların sert estiği bir dönemde hayata geçirilmesinin çok daha önemli olduğunu dile getirdi. Amerika ve Batılı devletlerin kendi kafalarındaki düşünceleri Filistinlilere dayattıklarını belirten Hindi, Batılı devletlerin burada önemsedikleri tek şeyin kendi çıkarları olduğunu, İsrail'in de bu çıkarların bir parçası olduğunu dile getirdi.

Filistin halkının Cihat ve direniş seçeneğine bağlı olduğunu dile getiren Hindi, halkın ihtiyaç duyduğu tek şeyin doğru yönde gitmesini sağlayacak bir liderlik olduğunu kaydetti. İsrail zindanlarında 20 gündür açlık grevinde bulunan Filistinli kahraman tutsaklara selam göndererek Filistinli tutsakların mesajına gönül veren herkesi özellikle de Filistin halkının dostlarını bu hafta içerisinde tutsaklarla dayanışma içerisinde olmaya çağıran Hindi, bu haftanın hasat mevsimi olduğunu belirterek siyonist hapishane yönetiminin tutsaklarla müzakere etmediğini, onların iradelerini kırmaya çalıştığını ancak tutsakların azmi ve sebati karşısında büyük ihtimalle geri adım atmaya mecbur kalacağını bildirdi.

KUDÜS HABER

, 18 Mayıs 2017 02:34