Filistinli Başpiskopos Hanna Hizbullah’ı Savundu

BATI ASYA, 09 Aralık 2019 11:13

Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta Ortodoks klisesi başpiskoposlarından Elias Aoudeh’nın St. George katedralinde yaptığı konuşmada Hizbullah hareketi ve Seyyid Hasan Nasrallah hakkındaki sözlerine Filistin Ortodoksları Başpiskoposu Hanna Ataallah’tan sert tepki geldi.

Filistinli Başpiskopos Hanna Hizbullah’ı Savundu

Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta Ortodoks klisesi başpiskoposlarından Elias Aoudeh’nın St. George's katedralinde yaptığı konuşmada Hizbullah hareketi ve Seyyid Hasan Nasrallah hakkındaki sözlerine Filistin Ortodoksları Başpiskoposu Hanna Ataallah’tan sert tepki geldi.

Başpiskopos Elias Aoudeh yaptığı konuşmada Hizbullah’a işaret ederek Lübnan’ın tek partili bir sistemin diktatörlüğü altında bir esir olduğunu ileri sürüp “daha ne kadar iç ve dış kutuplaşmaların bedilihi ödemeye devam edeceğiz? Daha ne zamana kadar fırsatları elimizden kaçıracağız? Halkımız aşırıcı bir partinin siyasetlerinin rehini olmaya daha ne kadar devam edecek? Hepiniz biliyorsunuz ki bu ülke bizi silahla yöneten bir grubun ve onun liderinin yönetimi altında” ifadelerini kullanmıştı.

Lübnanlı başpiskopos Elias Aoudeh’in Hizbullah karşıtı bu sözlerine karşı ilk tepki Filistinli başpiskopos Atallah Hanna tarafından geldi.

Lübnanlı başpiskoposun açıklamalarının gerçeği yansıtmadığını ve hristiyanları temsil etmediğini söyleyen Ataallah Hanna, Hizbullah ve Seyyid Nasrallah’ın hristiyanların koruyucusu olduğunu belirtti.

Ataallah Hanna tepkisini şöyle dile getirdi:

“Bugün duyduğumuiz bu sözler bizi derinden üzdü ve yaraladı. Hristiyanlar olarak, Ortodoks Klisesinin çocukları olarak bizi asla temsil etmez. Dini bir hassasiyet gerektiren konularda birilerini incitmek bizim işimiz olamaz. Bu bizim he dilimiz ne de metodumuzdur. Bugün duyduğumuz bu sözler hakkında tepkimi dile getirmek istiyorum. Keşke böylesi kabul edilemez sözleri ve politik ifadeleri hiç duymamış olsaydık. Klise ortamları böyllesi politik açıklamalar için kullanılmamalıydı. Lübnan ve Arap toplumu ve kisenin çocukları bunu kabul edemez. Bu Lübnan, Filistin veya diğer Arap toplumlarında kabul edilebilecek bir durum değildir.”